Palm Yağı ve GDO
GDO içermeyen palm yağı hazır gıda üretiminde giderek artan bir popülariteye sahip önemli bir bileşendir.
Genetiği değiştirilmiş bileşenler içermeyen sağlıklı yiyecekler bulmak giderek zorlaşıyor. Kuzey Amerika’da üretilen yiyeceklerin %80’i GDO (genetiği değiştirilmiş organizma) içermektedir. Eğer ki bu şüpheli yiyeceklerden uzak durmak istiyorsanız, kaçınmanız gerekenlerden oluşan uzun bir liste sizleri bekliyor.
Malezya Palm yağı GDO içermemektedir ve hayati besin maddeleri açısından oldukça zengindir.
Soya ve Mısırın %80’inden fazlası GDO içermektedir
Genetiğine müdahale edilmiş birçok önemli mahsül ilk defa 1996 yılında piyasaya sürüldü ve o günden bugüne ABD genelindeki tarlalarda hızlıca yaygınlaştı. USDA verilerine göre, genetiği ile oynanmış soya fasulyelerinin oranı 1997 yılında %17 iken; 2001 yılında %68’e, 2015 yılında ise %94’e çıkmıştır. GDO içeren mısır tarlalarının yüzölçüm oranı ise %92’dir. USDA’nın yayınladığı bir rapora göre ise, bu tohum çeşitlerinin ABD’li çiftçiler tarafından kullanılma oranı oldukça yüksektir ve ABD’li tüketiciler genetiği değişitilmiş mahsüllerden elde edilmiş birçok ürünü, bu ürünlerin genetiği değiştirilmiş gıdalar olduğunun farkında olmadan tüketmektedir.
Kaçınmak İsteyeceğiniz Bazı GDO Ürünleri
Amerika Birleşik Devletlerinde GDO içeren ürünlere örnek olarak mısır, soya, şeker pancarı, pirinç, domates, kanola ve bezelyeyi verebiliriz. Bu ürünlerin birçoğunun günlük gıda tüketimimizin vazgeçilmez bir parçası olması, onlardan kaçınılmasını oldukça zor bir hale getirmektedir. Ucuz bir protein ve yağ kaynağı olan soyanın, işlenmiş gıdaların %60’ında, günlük kalori tüketimimizin ise en az %10’unda olduğu tahmin edilmektedir.
Sürdürülebilir ve GDO içermeyen Malezya Palm Yağı
GDO içermeyen palm yağı hazır gıda üretiminde giderek artan bir popülariteye sahip önemli bir bileşendir. Malezya palm yağı endüstrisinin çevre dostu tarım politikaları izlemesinden dolayı birçok Amerikan şirketi Malezya palm yağını tercih etmektedir. GDO içermemesinin yanı sıra, Malezya palm yağı doğası gereği trans yağ asitleri içermez ve kalp & beyin dostu E vitamini tokotrienolleri bakımından da oldukça zengindir. Daha fazla üreticinin trans yağlar ve GDO içeren yağlar yerine bu ayrıcalıklı bileşeni kullanması beklenilmektedir.
Bir cevap yazın