Blog

“Onu ye!”, “Bunu yeme!” uyarılarıyla ne yiyeceğinizi bilmek çok zor. Yakın zamanlı araştırmalar kalp hastalıkları ile doymuş yağ arasında bir ilişki olmadığını gösteriyor. Yağ, sağlıklı yeme alışkanlığınızın ayrılmaz bir parçası olmalı. Ancak her yağ değil. Akıllıca seçim yapmalısınız. Tükettiğiniz yağ asitlerini dengeleyerek tehlikeli iltihabı azaltarak kalbinizi güçlendirebilir ve genel sağlığınızı canlandırabilirsiniz.

İltihap diğer hastalıkların yanısıra kardiyovasküler hastalıklara da neden olur. Ekmek, makarna, pilav ve patates gibi faydalı olduğu öğretilen yiyecekler aslında bizi öldüren yiyeceklerin ta kendisi. Vücudumuz bu yiyecekleri anında şekere dönüştürür. Yağlar iyidir ancak kötü yağ yemek iltihaba neden olabilir.

Dengeli yağ asidi tüketimi iltihaba karşı koruma sağlar

Omega 6 ve Omega 3, ikisi de vücuda gerekli yağ asitleridir ancak iki zıt rolleri vardır.

Omega 6’lar vücudumuzdaki iltihap kimyasalları bloklarıdır.

Omega 3’ler başka faydaları da olan iltihap karşıtı yağlardır.

İltihap karşıtı Omega 3’ten 6-25 kat fazla Omega 6 tüketiyoruz. Peki bu nasıl oldu? Doymuş yağ alımını azalttığımızda mısır, soya ya da kanola gibi bitkisel yağlara yöneldik. Bu yağlar Omega 3/6 oran dengemizi alt üst eden yüksek Omega 6 seviyelerine sahip yağlar.

Malezya palm yağı diğer yağlardan az; kanola, soya, mısır, ayçiçeği gibi tohum yağlarından ise çok daha az miktarda Omega 6 içerir.

Palm yağı Omega dengesini yeniden sağlamaya yardımcıdır. E vitamini gibi doğal antioksidanlarla birlikte dengeli bir yağ asidi profiline sahiptir. İltihaba yol açmaz. Dumanlanma noktasının altında herhangi bir ısıda pişirildiğinde toksik parçacıklara ayrılmaz.

İltihap, oksidatif hasarlar, şeker ve bir numaralı fail stres gibi kalp hastalıklarının asıl tetikleyicilerine değil de doymuş yağ ve kolesterole odaklanmamız yıkıcı sonuçlar doğurdu. Tükettiğiniz yağ asitlerini dengeleyerek kendinize ve sağlığınıza yeni bir şans verin.